x

Gönüllü vazgeçme, 5237 sayılı TCK’nın 36. Maddesinde düzenlenmiştir.

Fail suçun icra hareketlerine elverişli hareketler ile başlamış ancak suçun tamamlanmasını kendi isteği ile önlemiş ise teşebbüsten cezalandırılmamaktadır.Burada failin kendi isteği ile suçun tamamlanmasını engellemesi gerekmektedir.Ancak fail bu durumda vazgeçtiği ana kadar tamamlamış olduğu suçlar varsa bundan dolayı cezalandırılacaktır.Fail tüm çabalarına rağmen sonucun gerçekleşmesini engelleyememiş ise sonuçtan sorumlu olmaktadır.

İştirak Hâlinde İşlenen Suçlarda Gönüllü Vazgeçme

Bu konu 5237 sayılı TCK’nin 41. Maddesinde düzenlenmiştir.

5237 sayılı TCK’nin “İştirak hâlinde işlenen suçlarda gönüllü vazgeçme” başlıklı 41 maddesinin birinci fıkrasına göre, iştirak halinde işlenen suçlarda, sadece gönüllü vazgeçen suç ortağı, gönüllü vazgeçme hükümlerinden yararlanır. Diğer failler açısından gönüllü vazgeçme söz konusu olmadığı için bu kurumun uygulanması söz konusu olamaz.

İştirak halinde işlenen suçlarda gönüllü vazgeçmenin uygulanma şartları şunlardır: (TCK md. 41/2)

a-) Suçun gönüllü vazgeçenin gösterdiği gayreti dışında başka bir sebeple işlenmemiş olması,

b-) Suçun gönüllü vazgeçenin bütün gayretine rağmen işlenmiş olması.

Bu hallerde de gönüllü vazgeçme hükümleri uygulanacaktır.

Örnek —-> Eve hırsızlık yapmak için gelen şahsın masanın üstünde ev sahibinin çok büyük borcu olduğunu gösteren bir senet görmüş ve evden ayrılmıştır.Bu durumda hırsızlığı teşebbüsten cezalandırılmayacaktır.Ancak tamamlamış olduğu konut dokunulmazlığını ihlal suçundan ceza alacaktır. Keza mağduru zehirleyen fail pişman olup onu hastaneye götürüp midesini yıkatıyor ise gönüllü vazgeçmeden yararlanacaktır.

ŞEN&KARACA HUKUK BÜROSU

ŞEN HUKUK BÜROSU
ÖDEME YAPMAK İÇİN TIKLAYINIZ